VÂKIA Suresi 96. ayeti dinle
  • 56/VÂKIA - 96

فَسَبِّحْ بِاسْمِ رَبِّكَ الْعَظِيمِ
Fe sebbih bismi rabbikel azîm(azîmi).
Artık Rabbini “Azîm” ismi ile tesbih et.

1.fe sebbih: o zaman, artık, öyleyse
2.bi ismi: ismini
3.rabbike: Rabbinin
4.el azîmi: büyük, azîm olan


AÇIKLAMA

Bismillâhirrahmânirrahîm
Bu âyet, Hakka-52 âyeti ile aynıdır.

Tefsirlerin çoğunda “Artık Yüce Rabbini ismi ile tesbih et.” şeklinde yazılmış olmasına rağmen “Azîm ismi ile tesbih et.” ifadesi doğrudur.

Şöyle ki:

"Azîm" kelimesi, "Rabb" kelimesine ait olsaydı, "Azîm" kelimesinin son harfinin sesi nin "u" (azîmu) olması gerekirdi (cümlenin öznesine ait olsaydı). Halbuki "Azîm" kelimesinin son harfinin sesi, "i" (azîmi) şeklinde olup, "bismi" (....ismi ile...), "isim" kelimesine aittir.

İkinci olarak: "Yüce Rabbim" ifadesinde, "yüce" kelimesi, "rabb" kelimesinin sıfatı oluyor. Sıfat tamlamasında, Arapça'da iki kelimenin de "el" takısını alması veya "el" takısının ikisinde de olmaması lâzım. Oysa burada sadece "azîm" kelimesinin başında "el" takısı var. Öyleyse "azîm" kelimesi "rabb" kelimesine ait değil, "isim" kelimesine ait.

Sayın Ayıntabî Mehmed Efendi'ye ait olup, Sn. Süleyman Fahir'in günümüz diline çevirisi olan not da, bunu teyid etmektedir.
  1. (87/A'lâ-1) âyeti nazil olunca, Peygamber Efendimiz (S.A.V): “Bu âyeti, namazda, secdede okuyunuz.” buyurmuştur (Bu sure Vakıa suresinden daha önce inzal olmuştur. İnzal sıra no'su: 8) (Subhane Rabbiyel A'lâ)
  2. (56/Vakıa-74) Bu âyet nazil olunca da (İnzal sıra no'su: 46), Peygamber Efendimiz (S.A.V), “Bu âyeti, namazda, rukûda okuyunuz.” buyurmuştur. (Subhane Rabbiyel Azîm)
  3. Bu surelerden önce “Allah'ım, Senin için rükû yaptım.” ve “Allah'ım, Senin için secde yaptım.” deniliyormuş.
  4. 69/Hakka Suresinin inzal sıra no'su: 78.